18. Ceza Dairesi 2016/17421 E. , 2018/16485 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen kötü muamele eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Sanığın, çocuğu olup birlikte yaşadığı mağdura sokakta çiçek sattırma biçimindeki eyleminin, TCK'nın 232/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturmasına rağmen, aynı Kanunun 232/2. maddesi uygulanmış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından sanık ...’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 04/12/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen kötü muamele eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Sanığın, çocuğu olup birlikte yaşadığı mağdura sokakta çiçek sattırma biçimindeki eyleminin, TCK'nın 232/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturmasına rağmen, aynı Kanunun 232/2. maddesi uygulanmış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından sanık ...’ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 04/12/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2016/15405 E. , 2018/15807 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Suç tarihi itibariyle hapis cezasına mahkumiyeti bulunmayan sanıklar hakkında, mahkum edildikleri kısa süreli hapis cezasının, TCK'nın 50/3. maddesine aykırı olarak seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanıkların, çocuğu olup birlikte yaşadığı mağdura sokakta araç camlarını sildirme ve kuran süreleri sattırma biçimindeki eyleminin TCK'nın 232/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden aynı Kanunun 232/2. maddesi uyarınca mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı ve sanıklar ... ve ...’nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Suç tarihi itibariyle hapis cezasına mahkumiyeti bulunmayan sanıklar hakkında, mahkum edildikleri kısa süreli hapis cezasının, TCK'nın 50/3. maddesine aykırı olarak seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanıkların, çocuğu olup birlikte yaşadığı mağdura sokakta araç camlarını sildirme ve kuran süreleri sattırma biçimindeki eyleminin TCK'nın 232/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden aynı Kanunun 232/2. maddesi uyarınca mahkûmiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı ve sanıklar ... ve ...’nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2016/16941 E. , 2018/14741 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Mağdurun alınan ifadesinde okuldan kaçıp araç camı sildiğinden ailesinin haberinin olmadığını beyan etmesi, sanığın da istikrarlı olarak çocuğu olan mağdurun okuldan kaçtığından ve araç camı silmeye gittiğinden haberinin olmadığını, haberinin olması durumunda ona kızacağını savunması, sanığın mağduru çalıştırdığına yönelik dosyada başkaca da delil olmaması karşısında, sanığın itham olunduğu kötümuamele suçundan beraatı yerine hatalı gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- Sanığın, öz çocuğu olan 13 yaşındaki mağdura sokakta araç camı sildirtme biçimindeki eyleminin TCK’nın 232/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanunun 232/2. maddesi uyarınca hüküm kurulması,
2- Mağdura yönelik kötü muamele eylemini, TCK'nın 53/1-c maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştiren sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı, sanık ...’nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Mağdurun alınan ifadesinde okuldan kaçıp araç camı sildiğinden ailesinin haberinin olmadığını beyan etmesi, sanığın da istikrarlı olarak çocuğu olan mağdurun okuldan kaçtığından ve araç camı silmeye gittiğinden haberinin olmadığını, haberinin olması durumunda ona kızacağını savunması, sanığın mağduru çalıştırdığına yönelik dosyada başkaca da delil olmaması karşısında, sanığın itham olunduğu kötümuamele suçundan beraatı yerine hatalı gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- Sanığın, öz çocuğu olan 13 yaşındaki mağdura sokakta araç camı sildirtme biçimindeki eyleminin TCK’nın 232/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanunun 232/2. maddesi uyarınca hüküm kurulması,
2- Mağdura yönelik kötü muamele eylemini, TCK'nın 53/1-c maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştiren sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı, sanık ...’nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2016/13492 E. , 2018/14643 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir;
Ancak;
1- TCK'nın 232. maddesinde düzenlenen kötü muamele suçunun oluşması için mağdura yönelik fiillerin süreklilik arz etmesi ve kanunda düzenlenen fiillerden farklılaşması gerektiği, her türlü kötü muameleninbu suçun oluşmasını olanaklı kılmayacağı, yarı aç veya susuz bırakma, uyku uyutmamak, zor koşullarda çalışmaya mecbur bırakmak gibi eylemlerin bu suça örnek olabileceği göz önüne alınmalıdır.
Sanığın, oğlu olan mağduru dövdüğü, mağdura aşağılayıcı sözler söylediği ve çalıştırıp kazandığı parayı elinden almak suretiyle kötü muamelede suçundan cezalandırılması istemiyle dava açılmış ise de, mağdur beyanında geçen suç tarihinden önceki yaralama, hakaret ve aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali niteliğindeki eylemlerinin ayrı ayrı suçlar oluşturması, başkaca kötü muamele suçundan cezalandırmayı mümkün kılan suç unsurunun iddianame kapsamında gösterilmemesi karşısında, sanığın bu suçtan yasal olmayan gerekçelerle mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Kabule göre de
a) Soruşturma evresinde farklı bir adreste ikamet ettiğini söyleyen mağdura, duruşma gününü bildiren davetiyenin babası olan sanığın adresine tebliğ edildiği anlaşıldığından, mağdurun usulüne uygun bir şekilde duruşmalardan haberdar edilip, davaya katılma ve CMK'nın 234. maddesindeki haklardan yararlanma imkanı sağlanmadan yokluğunda yargılamaya devamla hüküm kurulması,
b) Soruşturma evresindeki anlatımlardan olaya ilişkin görgüye dayalı bilgisi olduğu anlaşılan tanık ... ... ve ... ... usulünce duruşmaya çağrılarak dinlenilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
c) Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının kanuni sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir;
Ancak;
1- TCK'nın 232. maddesinde düzenlenen kötü muamele suçunun oluşması için mağdura yönelik fiillerin süreklilik arz etmesi ve kanunda düzenlenen fiillerden farklılaşması gerektiği, her türlü kötü muameleninbu suçun oluşmasını olanaklı kılmayacağı, yarı aç veya susuz bırakma, uyku uyutmamak, zor koşullarda çalışmaya mecbur bırakmak gibi eylemlerin bu suça örnek olabileceği göz önüne alınmalıdır.
Sanığın, oğlu olan mağduru dövdüğü, mağdura aşağılayıcı sözler söylediği ve çalıştırıp kazandığı parayı elinden almak suretiyle kötü muamelede suçundan cezalandırılması istemiyle dava açılmış ise de, mağdur beyanında geçen suç tarihinden önceki yaralama, hakaret ve aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali niteliğindeki eylemlerinin ayrı ayrı suçlar oluşturması, başkaca kötü muamele suçundan cezalandırmayı mümkün kılan suç unsurunun iddianame kapsamında gösterilmemesi karşısında, sanığın bu suçtan yasal olmayan gerekçelerle mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Kabule göre de
a) Soruşturma evresinde farklı bir adreste ikamet ettiğini söyleyen mağdura, duruşma gününü bildiren davetiyenin babası olan sanığın adresine tebliğ edildiği anlaşıldığından, mağdurun usulüne uygun bir şekilde duruşmalardan haberdar edilip, davaya katılma ve CMK'nın 234. maddesindeki haklardan yararlanma imkanı sağlanmadan yokluğunda yargılamaya devamla hüküm kurulması,
b) Soruşturma evresindeki anlatımlardan olaya ilişkin görgüye dayalı bilgisi olduğu anlaşılan tanık ... ... ve ... ... usulünce duruşmaya çağrılarak dinlenilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
c) Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının kanuni sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2016/14891 E. , 2018/13707 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Nüfus kaydına göre 2004 doğumlu olan, şikayet yönünden ifadesi alınamayan mağdurun, yaşı gereği şikâyet hakkını bizzat kullanamayacağından, bu hakkın kanuni temsilcisi tarafından kullanılmasının gerektiği, mağdurun velisi olan annesinin aynı davada sanık olması nedeniyle mağdur ile aralarında menfaat çatışması bulunduğu gözetilerek, TMK'nın 426. maddesi uyarınca mağduru bu davada temsil edebilmesi bakımından bir temsil kayyımı tayin ettirilerek, temyiz iradesinin belirlenmesi bakımından gerekçeli kararın tebliğ olunması gerektiği,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafinin temyiz davası isteği hakkında şimdilik bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA, dosyanın yasal temsilciye gerekçeli kararın tebliğ işlemleri gerçekleştirildikten sonra temyiz dilekçesi verildiği takdirde ek tebliğname düzenlenerek Dairemize yollanılmak üzere, incelenmeksizin karar mahkemesine GERİ GÖNDERİLMESİNE, 25/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Nüfus kaydına göre 2004 doğumlu olan, şikayet yönünden ifadesi alınamayan mağdurun, yaşı gereği şikâyet hakkını bizzat kullanamayacağından, bu hakkın kanuni temsilcisi tarafından kullanılmasının gerektiği, mağdurun velisi olan annesinin aynı davada sanık olması nedeniyle mağdur ile aralarında menfaat çatışması bulunduğu gözetilerek, TMK'nın 426. maddesi uyarınca mağduru bu davada temsil edebilmesi bakımından bir temsil kayyımı tayin ettirilerek, temyiz iradesinin belirlenmesi bakımından gerekçeli kararın tebliğ olunması gerektiği,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafinin temyiz davası isteği hakkında şimdilik bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA, dosyanın yasal temsilciye gerekçeli kararın tebliğ işlemleri gerçekleştirildikten sonra temyiz dilekçesi verildiği takdirde ek tebliğname düzenlenerek Dairemize yollanılmak üzere, incelenmeksizin karar mahkemesine GERİ GÖNDERİLMESİNE, 25/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2016/11803 E. , 2018/12656 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
Sanığın suç tarihinde kızı olan mağdure Zehra’ya kartvizit dağıttırarak yardım toplaması için çalıştırması şeklinde gerçekleşen eyleminin TCK'nın 232/1. maddesinde düzenlenen kötü muamele suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek sanık hakkında aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 3261 son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
Sanığın suç tarihinde kızı olan mağdure Zehra’ya kartvizit dağıttırarak yardım toplaması için çalıştırması şeklinde gerçekleşen eyleminin TCK'nın 232/1. maddesinde düzenlenen kötü muamele suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek sanık hakkında aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 3261 son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2016/11811 E. , 2018/12038 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- TCK’nın 232. maddesi, yaralama, tehdit ve sövme gibi Kanunun başka maddelerinde açıkça suç olarak düzenlenmiş eylemler dışında kalan ve failin aynı konutta birlikte yaşadığı kişilere karşı gerçekleştirdiği, çıplak gezdirme, aç bırakma, sürekli alay etme, korkutma vb. eylemleri kötü muamele suçu olarak düzenleyip yaptırıma bağlamaktadır.
Somut olayda, sanığın oğlu olan mağdur ...’e yönelik eylemlerinin TCK'nın 86/2 ve 86/3-a maddelerinde düzenlenen kasten yaralama ve TCK 109. maddesinde düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını oluşturup oluşturulmadığının değerlendirilmesi gerektiği ayrıca diğer mağdur Gülizat Çimen’e yönelik olarak da kötü muamele olarak kabul edilen eylemlerin neler olduğu ne şekilde süreklilik gösterdiği denetime olanak verecek biçimde açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle kötü muamelesuçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Kabule göre de;
a-) Kötü muamele eylemlerinin mağdur sayısınca suç teşkil edeceği nazara alınmadan, sanık hakkında tek suçtan hüküm kurulması,
b-) TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 01/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- TCK’nın 232. maddesi, yaralama, tehdit ve sövme gibi Kanunun başka maddelerinde açıkça suç olarak düzenlenmiş eylemler dışında kalan ve failin aynı konutta birlikte yaşadığı kişilere karşı gerçekleştirdiği, çıplak gezdirme, aç bırakma, sürekli alay etme, korkutma vb. eylemleri kötü muamele suçu olarak düzenleyip yaptırıma bağlamaktadır.
Somut olayda, sanığın oğlu olan mağdur ...’e yönelik eylemlerinin TCK'nın 86/2 ve 86/3-a maddelerinde düzenlenen kasten yaralama ve TCK 109. maddesinde düzenlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını oluşturup oluşturulmadığının değerlendirilmesi gerektiği ayrıca diğer mağdur Gülizat Çimen’e yönelik olarak da kötü muamele olarak kabul edilen eylemlerin neler olduğu ne şekilde süreklilik gösterdiği denetime olanak verecek biçimde açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle kötü muamelesuçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Kabule göre de;
a-) Kötü muamele eylemlerinin mağdur sayısınca suç teşkil edeceği nazara alınmadan, sanık hakkında tek suçtan hüküm kurulması,
b-) TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 01/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2016/12779 E. , 2018/11963 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir;
Ancak;
1-TCK'nın 232. maddesinde düzenlenen kötü muamele suçunun oluşması için mağdura yönelik fiillerin süreklilik arz etmesi ve kanunda düzenlenen fiillerden farklılaşması gerektiği, her türlü kötü muameleninbu suçun oluşmasını olanaklı kılmayacağı, yarı aç veya susuz bırakma, uyku uyutmamak, zor koşullarda çalışmaya mecbur bırakmak gibi eylemlerin bu suça örnek olabileceği, gözönüne alınmalıdır.
Katılanın aşamalarda, sanığın kendisine hakaret ettiğini, tehdit ettiğini ve zaman zaman dövdüğünü açıklaması, sanığın suç tarihinde müşteki beyanında geçen hakaret eylemiyle suç tarihinden önceki yaralama, tehdit, hakaret ve aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali niteliğindeki eylemlerinin ayrı ayrı suçlar oluşturması ve zamanaşımı içerisinde her zaman dava açılabileceği, başkaca kötümuamele suçundan cezalandırmayı mümkün kılan suç unsurunun iddianame kapsamında gösterilmemesi karşısında, sanığın beraati yerine kötü muamele suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
2-Kabule göre de;
a) Adli sicil kaydına göre birden fazla sabıkası bulunan mükerrir sanık hakkında, hangi ilamın tekerrüre esas alındığının denetime olanak verecek biçimde karar yerinde gösterilmemesi,
b) TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkması,
Kanuna aykırı ve sanık ...’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir;
Ancak;
1-TCK'nın 232. maddesinde düzenlenen kötü muamele suçunun oluşması için mağdura yönelik fiillerin süreklilik arz etmesi ve kanunda düzenlenen fiillerden farklılaşması gerektiği, her türlü kötü muameleninbu suçun oluşmasını olanaklı kılmayacağı, yarı aç veya susuz bırakma, uyku uyutmamak, zor koşullarda çalışmaya mecbur bırakmak gibi eylemlerin bu suça örnek olabileceği, gözönüne alınmalıdır.
Katılanın aşamalarda, sanığın kendisine hakaret ettiğini, tehdit ettiğini ve zaman zaman dövdüğünü açıklaması, sanığın suç tarihinde müşteki beyanında geçen hakaret eylemiyle suç tarihinden önceki yaralama, tehdit, hakaret ve aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali niteliğindeki eylemlerinin ayrı ayrı suçlar oluşturması ve zamanaşımı içerisinde her zaman dava açılabileceği, başkaca kötümuamele suçundan cezalandırmayı mümkün kılan suç unsurunun iddianame kapsamında gösterilmemesi karşısında, sanığın beraati yerine kötü muamele suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
2-Kabule göre de;
a) Adli sicil kaydına göre birden fazla sabıkası bulunan mükerrir sanık hakkında, hangi ilamın tekerrüre esas alındığının denetime olanak verecek biçimde karar yerinde gösterilmemesi,
b) TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkması,
Kanuna aykırı ve sanık ...’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2016/8567 E. , 2018/7410 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen kötü muamele eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanığın, öz çocuğu olan 14 yaşındaki mağdura, trafikte arabaların camlarını sildirme ve mendil sattırma biçimindeki eyleminin TCK’nın 232/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanunun 232/2. maddesi uyarınca eksik ceza tayin edilmesi ve mağdura yönelik kötü muamele eylemini, TCK'nın 53/1 maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştiren sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması kanuna aykırı ise de karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından, sanık ...’nın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 15/05/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen kötü muamele eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Sanığın, öz çocuğu olan 14 yaşındaki mağdura, trafikte arabaların camlarını sildirme ve mendil sattırma biçimindeki eyleminin TCK’nın 232/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanunun 232/2. maddesi uyarınca eksik ceza tayin edilmesi ve mağdura yönelik kötü muamele eylemini, TCK'nın 53/1 maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştiren sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. maddesinin uygulanmaması kanuna aykırı ise de karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşıldığından, sanık ...’nın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 15/05/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2017/3290 E. , 2017/8663 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
On sekiz yaşından küçük mağdurun sanığın işlettiği içkili lokantada konsimatris olarak çalıştırıldığının kabul edilmesi karşısında, sanığın mağdure üzerinde terbiye hakkı bulunmadığından buna ilişkin disiplin yetkisinin kötüye kullanılmasının söz konusu olmayacağı bu nedenle TCK'nın 232/2. maddesinde düzenlenen suçun oluşmadığı ancak iddianamedeki anlatıma göre sanığın yaşı küçük mağduru çalıştırmak amacıyla barındırdığı bu nedenle TCK’nın 80/1. maddesinde belirtilen araç fiilere başvurulmuş olmasa da TCK’nın 80/3. maddesinde düzenlenen insan ticareti suçunun oluştuğu gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle kötü muamele suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ...'ın temyiz nedenleri bu nedenle yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA yeni hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/09/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
On sekiz yaşından küçük mağdurun sanığın işlettiği içkili lokantada konsimatris olarak çalıştırıldığının kabul edilmesi karşısında, sanığın mağdure üzerinde terbiye hakkı bulunmadığından buna ilişkin disiplin yetkisinin kötüye kullanılmasının söz konusu olmayacağı bu nedenle TCK'nın 232/2. maddesinde düzenlenen suçun oluşmadığı ancak iddianamedeki anlatıma göre sanığın yaşı küçük mağduru çalıştırmak amacıyla barındırdığı bu nedenle TCK’nın 80/1. maddesinde belirtilen araç fiilere başvurulmuş olmasa da TCK’nın 80/3. maddesinde düzenlenen insan ticareti suçunun oluştuğu gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle kötü muamele suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık ...'ın temyiz nedenleri bu nedenle yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA yeni hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/09/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2015/24958 E. , 2016/10863 K.
"İçtihat Metni"
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık Abdullah G. mağdurun babası olduğu, Adana ilinde yaşadığı, suç tarihinde iş için şehir dışında kaldığını iddia ettiği ve aksinin ispatlanmadığı , şüpheden sanık yararlanacağı, suç tarihinde mağdur üzerindeki denetim ve gözetim yükünün annesinin üzerinde olduğunun gözetilmemesi karşısında beraat yerine mahkumiyet hükmü verilmesi,
Sanık ... yönünden; çocuk yaşta bulunan ve öz çocuğu olan mağdurun mendil sattıran sanığın eyleminin TCK.nın 232/1. maddesi kapsamında kötü muamele suçunu oluşturacağı gözetilmeden suç niteliğinde yanılgıya düşülerek TCK 232/2. Maddesinin uyarınca hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanıklar ... ve ...’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. Maddesi gereğince yürürlükte 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık Abdullah G. mağdurun babası olduğu, Adana ilinde yaşadığı, suç tarihinde iş için şehir dışında kaldığını iddia ettiği ve aksinin ispatlanmadığı , şüpheden sanık yararlanacağı, suç tarihinde mağdur üzerindeki denetim ve gözetim yükünün annesinin üzerinde olduğunun gözetilmemesi karşısında beraat yerine mahkumiyet hükmü verilmesi,
Sanık ... yönünden; çocuk yaşta bulunan ve öz çocuğu olan mağdurun mendil sattıran sanığın eyleminin TCK.nın 232/1. maddesi kapsamında kötü muamele suçunu oluşturacağı gözetilmeden suç niteliğinde yanılgıya düşülerek TCK 232/2. Maddesinin uyarınca hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanıklar ... ve ...’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. Maddesi gereğince yürürlükte 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2015/24582 E. , 2016/10374 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
Dosya içeriğine göre, sanığın, öz çocuğu olan mağdura harçlığını temin etmesi için sokakta mendil sattırması biçimindeki eyleminde, mağdurun yetişmesine yönelik olumsuz davranışlarını disipline etmek amacıyla kötü muamelede bulunmadığı göz önüne alındığında, sanığın eyleminin TCK’nın 232/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık ...'in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
Dosya içeriğine göre, sanığın, öz çocuğu olan mağdura harçlığını temin etmesi için sokakta mendil sattırması biçimindeki eyleminde, mağdurun yetişmesine yönelik olumsuz davranışlarını disipline etmek amacıyla kötü muamelede bulunmadığı göz önüne alındığında, sanığın eyleminin TCK’nın 232/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık ...'in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2015/24584 E. , 2016/10388 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜMLER : Beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Sanık ...'nın temyizinde;
Beraat kararının gerekçesine yönelik olmayan temyizde hukuki yararı bulunmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...'nın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Katılan vekilinin temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
21.04.2012 tarihli tutanağa göre, sokakta dua kartı sattığı tespit edilen ve suç tarihinde 12 yaşındaki katılanın öz anne ve babası olan sanıkların, aynı suç nedeniyle haklarında çok sayıda dava bulunduğunun, ve katılanın yaptığı işten anne ve babasının haberinin olmadığını beyan etmesine karşın, duruşmada hazır bulunan sosyal hizmet uzmanının, katılanın çocuğun ezber cümleler kurduğuna ve sanıkları korumaya yönelik beyanda bulunduğuna yönelik tespitleri karşısında; sanıkların mağdurun satıcılık yaptığından haberlerinin olmadığı, sanıkların ekonomik ve kültür düzeyleri gözetildiğinde suç kastı ile hareket ettiklerine dair somut delil olmadığı biçimindeki yetersiz ve Kanuni olmayan gerekçe ile hükümler kurulması,
Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine, 12.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜMLER : Beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Sanık ...'nın temyizinde;
Beraat kararının gerekçesine yönelik olmayan temyizde hukuki yararı bulunmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...'nın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Katılan vekilinin temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
21.04.2012 tarihli tutanağa göre, sokakta dua kartı sattığı tespit edilen ve suç tarihinde 12 yaşındaki katılanın öz anne ve babası olan sanıkların, aynı suç nedeniyle haklarında çok sayıda dava bulunduğunun, ve katılanın yaptığı işten anne ve babasının haberinin olmadığını beyan etmesine karşın, duruşmada hazır bulunan sosyal hizmet uzmanının, katılanın çocuğun ezber cümleler kurduğuna ve sanıkları korumaya yönelik beyanda bulunduğuna yönelik tespitleri karşısında; sanıkların mağdurun satıcılık yaptığından haberlerinin olmadığı, sanıkların ekonomik ve kültür düzeyleri gözetildiğinde suç kastı ile hareket ettiklerine dair somut delil olmadığı biçimindeki yetersiz ve Kanuni olmayan gerekçe ile hükümler kurulması,
Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine, 12.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2015/24758 E. , 2016/10389 K.
"İçtihat Metni"
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
Katılanın üvey annesi olan sanığın, suç tarihinde 10 yaşındaki katılanı ve temyiz dışı Tuğba B.'i eve almadığını, tanık olarak dinlenen Mehtap K.'nun da doğruladığının anlaşılması karşısında; suçun yasal unsurlarının oluşmadığı biçimindeki yetersiz ve Kanuni olmayan gerekçe ile hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
Katılanın üvey annesi olan sanığın, suç tarihinde 10 yaşındaki katılanı ve temyiz dışı Tuğba B.'i eve almadığını, tanık olarak dinlenen Mehtap K.'nun da doğruladığının anlaşılması karşısında; suçun yasal unsurlarının oluşmadığı biçimindeki yetersiz ve Kanuni olmayan gerekçe ile hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2015/23696 E. , 2016/9271 K.
"İçtihat Metni"
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanıkların çocuğu olan mağdurun okula gitmeyip sokakta dua kartı satmasından haberlerinin olmadığını söylemesi ve 15 yaşındaki mağdurun da ifadesinde annesi ve babasının bu olaydan haberdar olmadığını, okula gittiğini zannettiğini, kendi isteği ile bunu yaptığını söylemesi karşısında, sanıkların atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olan ve mükerrir olmayan sanıklar hakkında, TCK'nın 51/1-b maddesi gereğince "suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaat oluşup oluşmadığı" hususu değerlendirilmeden, “Sanıkların mükerrir oluşu daha önceden aynı eylemi gerçekleştirmeleri, uslanmaz kişilikleri göz önüne alındığında bir daha suç işlemeyecekleri hususunda mahkememize kanaat gelmediğinden” biçimindeki kanuni ve yeterli olmayan gerekçeyle hapis cezasının ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
2- Sanıkların tekerrüre esas alınan önceki mahkumiyetlerinin, seçenek tedbire ilişkin olması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 58. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanıklar ... ve ...'in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanıkların çocuğu olan mağdurun okula gitmeyip sokakta dua kartı satmasından haberlerinin olmadığını söylemesi ve 15 yaşındaki mağdurun da ifadesinde annesi ve babasının bu olaydan haberdar olmadığını, okula gittiğini zannettiğini, kendi isteği ile bunu yaptığını söylemesi karşısında, sanıkların atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilmemiş olan ve mükerrir olmayan sanıklar hakkında, TCK'nın 51/1-b maddesi gereğince "suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaat oluşup oluşmadığı" hususu değerlendirilmeden, “Sanıkların mükerrir oluşu daha önceden aynı eylemi gerçekleştirmeleri, uslanmaz kişilikleri göz önüne alındığında bir daha suç işlemeyecekleri hususunda mahkememize kanaat gelmediğinden” biçimindeki kanuni ve yeterli olmayan gerekçeyle hapis cezasının ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
2- Sanıkların tekerrüre esas alınan önceki mahkumiyetlerinin, seçenek tedbire ilişkin olması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 58. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanıklar ... ve ...'in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/05/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2015/23589 E. , 2016/4037 K.
"İçtihat Metni"
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın, mağdurun babası olduğu, Bitlis ili Adilcevaz ilçesinde yaşadığı, suç tarihinde on yaşında olan mağdurun kardeşleriyle birlikte İzmir ilinde kaldığı, mağdurun sokakta mendil satarken durumunun tespit edildiği somut olayda, sanığın küçük yaştaki çocuğuyla ilgilenmeyip, yükümlülüklerini yerine getirmeyerek çocuğu çalışmak durumunda bırakması şeklindeki eyleminin TCK’nın 233/1. maddesinde tanımlanan aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı kanunun 232/2. maddesindeki kötü muamele suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık ...’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02.03.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın, mağdurun babası olduğu, Bitlis ili Adilcevaz ilçesinde yaşadığı, suç tarihinde on yaşında olan mağdurun kardeşleriyle birlikte İzmir ilinde kaldığı, mağdurun sokakta mendil satarken durumunun tespit edildiği somut olayda, sanığın küçük yaştaki çocuğuyla ilgilenmeyip, yükümlülüklerini yerine getirmeyerek çocuğu çalışmak durumunda bırakması şeklindeki eyleminin TCK’nın 233/1. maddesinde tanımlanan aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı kanunun 232/2. maddesindeki kötü muamele suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık ...’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02.03.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
18. Ceza Dairesi 2015/24496 E. , 2016/3814 K.
"İçtihat Metni"
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın çocuğuna kötü muamele ederek, ayakkabı boyacılığı yaptırdığına dair delil bulunmaması karşısında TCK'nın 232. maddesinde düzenlenen suçun unsurların oluşmadığı gözetilmeden beraati yerinde yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 01/03/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
SUÇ : Kötü muamele
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın çocuğuna kötü muamele ederek, ayakkabı boyacılığı yaptırdığına dair delil bulunmaması karşısında TCK'nın 232. maddesinde düzenlenen suçun unsurların oluşmadığı gözetilmeden beraati yerinde yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 01/03/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
0 Yorumlar