Hayasızca Hareket Suçuna İlişkin Yargıtay Kararları

18. Ceza Dairesi         2016/13539 E.  ,  2018/15305 K.

    "İçtihat Metni"
    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hayasızca hareketlerde bulunma
    HÜKÜMLER : Beraat

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak, 
    20/06/2013 tarihli tutanak içeriğine, bilirkişi raporuna, tanık sıfatıyla dinlenen tutanak mümziilerinin beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre, sanıkların cinsel ilişkiye girdikleri yerin hastane bahçesi olması ve aleniyet unsuru taşıması karşısında mahkûmiyetleri yerine beraatlerine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısı'nın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. 

    18. Ceza Dairesi         2018/5474 E.  ,  2018/13063 K.

      "İçtihat Metni"
      MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
      SUÇ : Hayasızca hareketlerde bulunma 
      HÜKÜM : Mahkumiyet

      KARAR

      Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
      Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
      Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
      Ancak, 
      Sanığın, parkta, mağdurlara yönelik olarak cinsel organını göstermesi şeklinde kabul edilen eyleminin, TCK’nın 105/1., 43 maddelerinde düzenlenen zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeden, hayasızca hareketlerde bulunma suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
      Kanuna aykırı ve sanık ...'ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına,yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

      18. Ceza Dairesi         2018/5474 E.  ,  2018/13063 K.

        "İçtihat Metni"
        MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
        SUÇ : Hayasızca hareketlerde bulunma 
        HÜKÜM : Mahkumiyet

        KARAR

        Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
        Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
        Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
        Ancak, 
        Sanığın, parkta, mağdurlara yönelik olarak cinsel organını göstermesi şeklinde kabul edilen eyleminin, TCK’nın 105/1., 43 maddelerinde düzenlenen zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeden, hayasızca hareketlerde bulunma suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
        Kanuna aykırı ve sanık ...'ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına,yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/10/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

        18. Ceza Dairesi         2016/8697 E.  ,  2018/6722 K.

          "İçtihat Metni"
          MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
          SUÇ : Hayasızca hakaretler 
          HÜKÜM : Mahkumiyet

          KARAR

          Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
          Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
          Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
          Ancak;
          Sanığın araç içerisinde mastürbasyon yapmak üzereyken tanıklar tarafından farkedilip uyarılması üzerine sanığın olay yerinden uzaklaşıp ilk olay yerine biraz daha uzak bir yerde aynı mastürbasyon eylemine devam etmesi şeklinde gelişen olayda, sanığın eyleminin tek bir hayasızca hareket suçunu oluşturduğu gözetilmeden hatalı gerekçe ile sanık hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanıp fazla ceza tayini,
          Kabule göre de; CMK'nın 231/11. maddesinde yer alan, “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabilir” şeklindeki düzenleme karşısında, mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, yeniden değerlendirme sonucu, açıklanması geri bırakılan hükümdeki hapis cezasının paraya çevrilmesi,
          Kanuna aykırı, ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken aleyhe temyiz olmadığından, 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03/05/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

          18. Ceza Dairesi         2015/43474 E.  ,  2017/12087 K.

            "İçtihat Metni"
            MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
            SUÇ : Hayasızca hareketlerde bulunma
            HÜKÜMLER : Mahkumiyet

            Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 
            Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
            Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
            Ancak; 
            1- Tutanak tanıklarının dinlenilmesi, sanıkların cinsel ilişkiye girdikleri iddia olunan aracın içerisinin, dışarıdan görülebilir nitelikte olup olmadığı, aleniyet unsurunun gerçekleşip gerçekleşmediği hususları kesin biçimde belirlendikten sonra tüm verilerle birlikte sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırmayla mahkûmiyet hükmü kurulması,
            2- Kabule göre de;
            a- TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hüküm, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş olması,
            b- 5237 sayılı TCK'nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun kapsamı açısından anılan Kanun maddesinin 3 fıkrası hükmünün gözetilmemesi,
            c- 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olan 17,00 TL yargılama giderinin, CMK'nın 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerekirken, sanıktan tahsiline karar verilmesi,
            Kanuna aykırı ve sanıklar ..., ...'in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 31/10/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

            18. Ceza Dairesi         2015/43432 E.  ,  2017/10939 K.

              "İçtihat Metni"
              MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
              SUÇ : Hayasızca hareketler
              HÜKÜM : Mahkumiyet

              KARAR

              Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
              Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
              Sanığın gündüz vakti, merkezi konumda olan bir parkta, herkesin görebileceği bir şekilde cinsel organını çıkarıp tuvaletini yapmak şeklindeki eyleminin atılı suçun unsurlarını oluşturması ve mahkemenin kabul gerekçesine göre tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
              Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
              Sanığa yükletilen hayasızca hareketler eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
              Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
              Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak;
              6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olan 10,75 TL yargılama giderinin, CMK'nın 324/4. maddesi uyarınca Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerekirken, sanıktan tahsiline karar verilmesi,
              Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'nun temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca, yargılama giderine ilişkin kısımdan "sanıktan tahsiline" ibaresinin çıkartılarak yerine "CMK'nın 324/4. maddesi uyarınca Hazine üzerinde bırakılmasına" eklenmesi suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16/10/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. 

              Yorum Gönder

              0 Yorumlar