UYUŞTURUCU MADDE BULUNDURMA SUÇUNDA KİŞİSEL KULLANIM SINIRI


KİŞİSEL KULLANIM SINIRI NEDİR?

Şüphelinin  üzerinde veya evinde-arabasında ele geçirilen uyuşturucu maddenin miktarı, şüphelinin üzerine atılı suçun TCK 188/3.  maddesinde tanımlanan uyuşturucu madde ticareti suçunu  mu veya TCK 191. maddesinde tanımlanan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu mu oluşturacağı yönünden önemlidir. Kesin olarak bir miktar verilmesi doğru değildir. Çünkü somut olayın özellikleri, şüphelinin  savunması,geçmişi, yakalanış şekli,ihbar niteliği ve dosya kapsamındaki deliller dikkate alınarak hangi suçun sübut bulacağı Mahkeme tarafından değerlendirilecektir. Ancak Yargıtay Kararları hangi suçun oluşacağı yönünden aydınlatıcı olabilecektir.

Hukuki  bağlayıcı olmasa bile HSYK nın 16-19 Mayıs 2013 tarihli hukuki müzakare toplantı tutanağı ile uyuşturucu madde kişisel kullanım miktarı/sınırı konusunda aşağıdaki görüşler  ifade edilmiştir;


'' Yaygın uygulama kriterlerine göre, her ne kadar mahkemelerde yıllık 1 kg. Esrar
bulundurmanın kişisel ihtiyaç miktarı olarak bilinse bile son zamanlarda uyuşturucu madde
nakletme ve ticaret suçlarında daha küçük miktarlar taşınarak bu suç işlendiği için yıllık net
600-700 gram üzerindeki esrar maddesinin ticaret amacıyla bulundurma olarak Yargıtay’ca
benimsediği gözlemlenmiştir.
Eroin ve kokain maddelerinde başka bir yan delil yoksa kişiden ele geçirilen 20 gram ve üzeri
madde, uyuşturucu madde içeren sentetik haplarda ise 50 adet ve üzerinin kullanım amacıyla
değil ticaret amacıyla bulundurulduğu yine Yargıtay’ca benimsendiği paylaşılmıştır.
Yapılan araştırmalarda esrar maddesinde günlük kullanım miktarının 2 gram, eroinde 150
miligram, kokainde 60 miligram, haplarda 3-4 adet olduğu görülmüştür.
Kişide yukarıda paylaşılan miktarlardan daha düşük ancak birden fazla çeşit uyuşturucu
madde ele geçtiğinde de fiilin ticaret suçunu oluşturacağı değerlendirilmiştir. Örneğin, kişide
50 gram esrar, 2 gram eroin, 8 adet hap ele geçmişse bu durumda fiilin uyuşturucu madde
ticareti suçunu oluşturduğuna ilişkin Yargıtay’ın kararları olduğu katılımcılar tarafından
belirtilmiştir.
Katılımcılar,, bu kıstaslar temel olarak gözetilse bile her dosya ve her sanık kendine özgü
şartlarıyla değerlendirilmelidir dediler.''

YARGITAY KARARLARI

Bu hususta Mahkemeler tarafından da bağlayıcı olan birkaç Yargıtay içtihadını sizlerle paylaşacağım;

9. Ceza Dairesi         2015/4034 E.  ,  2015/5924 K.

    "İçtihat Metni"
    Mahkemesi : Ağır Ceza
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hüküm : Beraat

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Dosya kapsamına göre; suç konusu uyuşturucu maddelerden sanık ...'ın üst aramasında yakalanan 0,4 gramdan ibaret eroin ile sanık ...'in ikametinde ele geçirilen 25 adet extacy hapı sanıkların, savunmalarının aksine, satacaklarına veya başkasına vereceklerine ilişkin, kuşkuyu aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, eylemlerinin bütünüyle “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğunun anlaşılması karşısında, CMK'nın 226. maddesi uyarınca sanıklara ek savunma hakkı tanınarak anılan suçtan hükümlülüklerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, tek olan fiilleri nitelik yönünden ikiye bölünüp “uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan” beraat ve “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçundan suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 18.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    20. Ceza Dairesi         2015/15919 E.  ,  2016/231 K.
    "İçtihat Metni"
    Tebliğname No : 10 - 2015/327752
    Mahkeme : ESKİŞEHİR 1. Ağır Ceza Mahkemesi
    Kararın Tarihi – Numarası : 11/06/2015 - 2015/148 esas ve 2015/256 karar 
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 
    19/02/2015 ve 26/02/2015 olan suç tarihlerinin gerekçeli kararda " 19/02/2015 - 18/02/2015 - 26/02/2015 - 26/02/2015" olarak gösterilmiş olması, mahkemesince düzeltilebilecek bir maddi hata olarak değerlendirilmiştir.
    1-Sanık Hülya hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak kurulan beraat hükmünün incelenmesinde;
    Olay tutanağı içeriği ile dosyadaki diğer delillere göre; sanığın, diğer sanık Emre'ye uyuşturucu nitelikli hap sattığı, Emre'nin hapları aldığı adres olarak Hülya'nın evini gösterdiği, Hülya'nın evinde yapılan aramada benzer nitelikte 82 adet hap bulunduğu, Emre'nin kendisine hap satan kişi olarak Hülya'yı teşhis ettiğinin anlaşıldığı, böylece sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gözetilmeden mahkûmiyeti yerine, beraat hükmü kurulması, 
    Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 
    2-Sanık Emre hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
    Sanık müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin, hükmolunan hapis cezasının süresine göre 5320 sayılı Kanun'un 8/1, 1412 sayılı CMUK'nın 318 ve CMK'nın 299. maddeleri uyarınca duruşmalı inceleme isteğinin reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak 
    1-19/02/2015 tarihinde kendisinde ele geçen uyuşturucu nitelikli hapları diğer sanık Hülya'dan aldığını söyleyip bu kişinin adresini göstererek suçun ve suçlunun ortaya çıkmasına hizmet ve yardım eden sanık hakkında TCK'nın 192. maddesinin 3. fıkrasında yer alan etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 
    2-Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığı'nca tanık numune olarak alınan uyuşturucu maddelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının Resmi Gazetenin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK'nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, 
    Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, 
    3-Sanık Müslüm hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçuna ilişkin olarak kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
    Suç tarihinde sanığın annesi olan diğer sanık Hülya ile birlikte yaşadıkları evde 82 adet uyuşturucu nitelikli hap ele geçirildiği, sanığın ele geçen hapları kullanmak için bulundurduğuna ilişkin savunmasının aksine başkasına temin ya da vereceğine ilişkin her türlü şüpheden uzak yeterli delil bulunmadığı, dosya kapsamına göre; sanığın eyleminin TCK'nın 191. maddesinde düzenlenen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre tutuklu sanık M.. C..'ın SALIVERİLMESİNE, başka suçtan hükümlü veya tutuklu olmadığı takdirde salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılmasına, 
    20.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    10. Ceza Dairesi         2016/117 E.  ,  2016/582 K.

      "İçtihat Metni"
      Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
      Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
      Hüküm : Mahkûmiyet

      Dosya incelendi.
      GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
      Sanığın, evinde yapılan aramada ele geçirilen 101 adet MDMA ve 5-MEO-MİPT içeren tableti kullanmak için aldığına ilişkin savunmasının aksine kesin delil bulunmadığı, sabit olan fiilinin “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, bu suç yerine “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması, 
      Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sanığın SALIVERİLMESİNE, başka suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde derhal salıverilmesi için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılmasına, 01/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

      Yorum Gönder

      1 Yorumlar

      1. 4 sene önce uyusturucudan denetim gördüm 4 sene sonnda yine 1,27 gr esrar maddesi yakalattım şimdi heralde bi mahkeme görecem ne gibi sonuç görürüm yardımcı olurmusunuz

        YanıtlaSil